Cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan, FOX Haber’de açıklamalarda bulundu.
Biz ilk gün ne dediysek aynı noktayız. Biz dedik ki ‘Bu seçimlerde HDP, HÜDPAR kilit olmayacak, bu seçimin belirleyicisi Türk milliyetçileri olacak, seçimler ikinci tura kalacak’. Bizim istediğimiz noktadayız. Beklentilerimizin biraz altında kaldık. Beklentimiz en az 11-12’lik puandı. Muhtemeldir ki 1-2 puanımız sandıklarda gitti, Muharrem İnce’nin türlü türlü baskılarla el çektirilmesinden sonra bize dadanan çevrenin, bize dönük çevrenin iftira dolu kampanyalarıyla da oy kaybettiğimizi düşünüyoruz. O çevreler azıcık siyasetten anlıyor olsalardı Sinan Oğan’ın, Ata İttifakı’nın rolünü daha iyi anlarlardı bugün.”
Biz eğer seçimde olmasaydık şu an Cumhurbaşkanı Erdoğan balkon konuşması yapıyor olacaktı. Açık ara hem de. Biz dedik ki ‘Anket şirketleri yanılacaklar ve seçim gecesi bizim ifadelerimiz belirleyici olacak’. Dediğimiz noktadayız.”
Bizim şartlarımızın bazı çevrelerin iddia ettiği gibi koltuk pazarlığı olmadığını herkes biliyor. Çünkü biz ilkeler bazında siyaset yapan insanlarız. Biz ortaya ilkelerimizi koyduk. Bunlar arasında Anayasa’nın ilk 4. maddesi, 66. Maddesi, Türklük tanımının değiştirilmesine yönelik bir takım teklifler vardı, PKK, Hizbullah, FETÖ ile mücadele, sığınmacıların geri gönderilmesi var. Bu koltuklar bize önceden de teklif edildi biz elimizin tersiyle reddettik. Biz hiçbir zaman tek başımıza karar vermedik. Biz zaten buna itiraz olarak ortaya çıktık. Ata İttifakı’nın bileşenleriyle, kanaat önderlerimizle, bize oy verenlerle istişare edeceğiz ve hepimizin ortak kararı olacak. Şu an şuraya yakınız ya da buraya yakınız deme şansımız yok.”
(“Kemal Kılıçdaroğlu’nu HDP siyasi sistemin dışında bırakılırsa desteklerim” söyleminiz doğru mu?) Hayır, yanlış. Biz prensip koyduk ortaya. O prensiplerden sadece bir tanesi terör örgütleri ile arasına mesafe koymayan siyasi partilere araya mesafe koyması. HDP ve Hüda Par’ın siyasette kilit olmasının ben başından beri karşısındaydım. Tek şartımız bu olsaydı ‘Sayın Kılıçdaroğlu, HDP’den vazgeç gelelim’ derdik. Ama bu, bu kadar basit bir denklem değil.
Bir şekilde Türk vatandaşı yapılıp ama Türkiye ile alakası olmayan, yurt dışındaki elçiliklerde oy kullanan bir sürü tip gördük. Türkçe bilmiyor çoğu. Oy kullanma esnasındaki vatandaşlar fotoğraflarını çekip attılar, müşahitler bilgi gönderdiler. Türkiye’de ev alıp vatandaş olanlar veya adreslerine ‘vatandaş oldunuz’ diye pasaport, kimlik gönderilenler. Ben bunların sayısını halen bilmiyorum. YSK’dan talep ettim ama bana bilgi verilmedi. Bu seçim sonuçlarını etkileyecek düzeyde. Bizim hesaplarımıza göre içinde yabancı seçmenin olduğu, fazla seçmenin olduğu, deprem bölgesinden seçmenin olduğu 2 milyonluk oy tespit ettik. Biz bunu hem Sayın İnce ile hem Sayın Kılıçdaroğlu ile paylaştık. Sayın Kılıçdaroğlu bir genel başkan yardımcısını görevlendirdi, ben bir arkadaşımızı görevlendirdim. Çalışmalar yaptık ama anlaşılan yeterli gelmemiş. Biz hangi endişelerimizi dile getirdiysek, anladık ki endişelerimizde haklıymışız.”