Kitaba Dair | Sibel Ünal
“Taş atılan kuyuların derin uykularını, yalın ayak koşan çocukların telaşlı ayak seslerini duyarsınız Andok’un dizelerinde. Acımasız bir dünyaya canhıraş atılan bir çığlık da gelir ara ara kulağınıza. Ve Kabil’in büyümüş gözlerini, korkunç ellerini görürsünüz. Susarsınız, bilirsiniz oradan mayalandığınızı. Andok,işte bütün o coğrafyanın ağrılı türküsünü söyler bize. ” Ne çok öldük, ” der de direnenlerin gülüşüyle yüzleştirir sizi. Döner Mutlaka Kuşlar, dersiniz. Onun maviye yüklediği bütün o umudu kitabı kapatırken içinizde yeşertirsiniz. Döner, döner mutlaka kuşlar…”
Kitaba Dair | Şenel Karataş
“Bazen bir ses bazen de bir söz şiire çağırır incinen yürekleri; Ermeni dilinde, Rum gülümsemesinde, Kürt agidiyla… Mavi sözlerin ışıklarıyla bir şiir çağırır insanlığı; dünden bugünün dehlizlerine…Sözün izini süren her seruvenciye selam olsun…“

Maviyle Uyanırım Sana
söz sabaha
söz sevgiliye
maviye
maviyle uyanırım sana
çığlık
paslısından
mazgalı açılmamış kapıdan
yedi kilit yedi kehribar
maviye
maviyle açılırım sana
kaç asır
kırmadan taşımış testisini çığlıklarım
kaç ölüm büyütmüş kaç bedende
kaç telaş görmüş
maviye
maviyle büyürüm sana
son ışık
son kibrit
son çakmak
Son çıra yanmadan önce
maviye
maviyle yanarım sana…
